Sayfalarım

Bu Blogda Ara

7 Şubat 2014 Cuma

İnce hesaplar

Bazen insanlar senin başka duygularda dolanıp gezmene izin vermezler. Hep kendilerinden yana, kendilerini onaylarmış gibi sahtelikle çevrelerinde dolaşmanı isterler.

Bir baş kaldırış, bir şahlanış , seninle aynı yerde değilim, seninle aynı duyguda değilim hakkı vermezler.

Bazen suyunu içtiğiniz, evinde, koltuklarında, tabaklarında hatıralar bıraktığınız insanlarda hiç hatırınız olmadığını anlarsınız. Bu bir hayal kırıklığıdır. Bir yutkunmadır.  Bugünden biraz daha büyümektir.

Büyümek nedense sevimsiz bir şeydir.

Her yapılan hareketin doğru olma gibi bir zorunluluğu yoktur. bazen hepimiz yanlış bir doğruya inanabiliriz. Yada içimizden birileri salt bir yanılgıdan başka bir şey olmayabilir.

Elde ne kalır ?

Elde kişilerin kin ve nefretlerine karşı, temizleyebildiğin bir kalbin kalır.

Güzel insanlar, güzel yerlere götürür çünkü.

Elinde, bari ben güzel olayım çiçekleri kalır.

Hayatın belli bir yerlerinde güzel olmuş, sonra çirkinleşmiş insanlar olur. çirkinliklerinden geriye toprak kalır, balçık kalır, hayvan kalır.

Güzelliklerinden geriye kalp kalır, Yaradan kalır, daima ve her zaman Yaratıcı kalır.

Sen benim hangi duygumda kaldın buda senin imtihanın.

Ben sana yemeğin daha güzel tarafını ayırmış olabilirim, yada sofradaki son domatesi yersin, seversin diye. Ben sana kızmış olabilirim, kızarken acımış bazen hem acıtmış hem acımış olabilirim

Sen nerden bakmayı seversin ?

nereden bakarsan o sensin

Arkandan gelme zorunluluğu yokken, kapıyı çarpıp çıkmışken. Arkandan gelen insan, seni kendi haline bırakandan daha vazgeçilmezdir daha gerçektir,

O domatesi masada ayırdığını unutmayan ve buna hürmeten seni en kızgın anlarında bile sarıp sarmalayan, gidebileninsadakatinden daha gerçektir.

Ve şems kulağımıza derki hesap yapanların sadece tanıdıkları vardır. Dostları yoktur.

Tanıdık olmak tanışık olmak bide hakikaten tanımak vardır.

Ben birilerinin ince hesaplarına uymadım yine.

 

 

 

 

 

Hiç yorum yok: