Sayfalarım

Bu Blogda Ara

14 Şubat 2014 Cuma

Evet

Bugün 14 şubat olduğu için aklıma düşmüş değilsin, zaten çok iyide bilmiyorum bu tarih hangi sevgililerin günü,

Ama bugün benim sana eveti bir çırpıda söylediğim günün adı,

Bugün yan yana, dünyanın kadrajına sığdığımız ilk kare.

Beraber hayatı herkes paylaşır. Beraber bir çocuk büyütür herkes.

İşte herkes kadar aynı yolda ve fakat ayrı kararlılıkla.

Bugün verilen bütün kararların ilk günü işte.

 Hızlı adımlarla arkamdan gelip, asansöre bindiğinde mi başladı, gözlerini kaçırdığında mı, başımı hafifçe omzuna koymuştum, çekinmiştim. O anda mı ?

Sen gözlerini kapatıp şükrediyordun, ben seni dinliyordum.

Ben senin için mi dua ettim, sen beni mi istedin bilmiyorum. Bizi beraber yazan kudret, bizi birbirimizle

Sakinleştirdi sanki.

Bana Ömür boyu bu adama anlatabilirsin dedi sanki, durağan bir bilgelikle dinler seni, sabahlara kadar konuşabilirsin ve anlaşamadığın hususlar olduğunda dahi anlaşabilirsin dedi.

Hiç küsemezsin, kıyamazsın.

Ben bütün bildiğim iyilikleri öğrenmiştim sanki. Oysa  sen doğuştan iyiydin. iyi bir insan sanatıydın benim için.

Sen ağır şarkıların, benim değimimle mutsuz müziklerin, ilerlemeyen filmlerin, kalın kitapların bir fincan şekersiz sıcak çayın adamıydın.

Benden daha komik şeyler beklerdin hep. Daha hareketli, daha coşkulu,

Zamanla bana benzemeye mi başladın nedir. Bazen benden daha komik oluyorsun. Ama  hala benim kadar ağlayamıyorsun.

Seninle yolculuğa çıkmak en keyifli anlarım oldu. Beraber durmak hayata mola vermek.

Çayı demlemek, servis etmek uğruna delice kavga eden ve yine çay demlemeyi sevgili uğruna yapılan

En kutsal işmiş gibi gösteren çiftiz biz.

Bazı zamanlar oldu hayatımızda. Ele ele tutuşup ağlamasaydık sanki hiç güçlenmeyecektik.

Sonra Asil oldu hayatımızda,

Birbirimizi sevmekten bir adım öteye geçtik. Birbirimizi birini severek daha çok sevmeyi öğrendik.

Küsken terliğini giy, yerler soğuk demeyi öğrendik.

İki erkek çocuğu gibi dövüşüp, film izlemeye devam etmeyi öğrendik,

Bundan sonra karar verdim demeyi öğrendik.

Bazen en sıkı eleştirmenin oldum senin. Tam karşında durdum, tek engel oldum.

Sustum, bana sabırlı susmayı sen öğrettin ve ne iyi ettin.

Durmayı bazen, sadece izlemeyi öğrettin.

Öğretmenliğinle başlayan bu hayat yolculuğu,

Hiç bitmesin.

 

14.02.2014

 

 



7 Şubat 2014 Cuma

İnce hesaplar

Bazen insanlar senin başka duygularda dolanıp gezmene izin vermezler. Hep kendilerinden yana, kendilerini onaylarmış gibi sahtelikle çevrelerinde dolaşmanı isterler.

Bir baş kaldırış, bir şahlanış , seninle aynı yerde değilim, seninle aynı duyguda değilim hakkı vermezler.

Bazen suyunu içtiğiniz, evinde, koltuklarında, tabaklarında hatıralar bıraktığınız insanlarda hiç hatırınız olmadığını anlarsınız. Bu bir hayal kırıklığıdır. Bir yutkunmadır.  Bugünden biraz daha büyümektir.

Büyümek nedense sevimsiz bir şeydir.

Her yapılan hareketin doğru olma gibi bir zorunluluğu yoktur. bazen hepimiz yanlış bir doğruya inanabiliriz. Yada içimizden birileri salt bir yanılgıdan başka bir şey olmayabilir.

Elde ne kalır ?

Elde kişilerin kin ve nefretlerine karşı, temizleyebildiğin bir kalbin kalır.

Güzel insanlar, güzel yerlere götürür çünkü.

Elinde, bari ben güzel olayım çiçekleri kalır.

Hayatın belli bir yerlerinde güzel olmuş, sonra çirkinleşmiş insanlar olur. çirkinliklerinden geriye toprak kalır, balçık kalır, hayvan kalır.

Güzelliklerinden geriye kalp kalır, Yaradan kalır, daima ve her zaman Yaratıcı kalır.

Sen benim hangi duygumda kaldın buda senin imtihanın.

Ben sana yemeğin daha güzel tarafını ayırmış olabilirim, yada sofradaki son domatesi yersin, seversin diye. Ben sana kızmış olabilirim, kızarken acımış bazen hem acıtmış hem acımış olabilirim

Sen nerden bakmayı seversin ?

nereden bakarsan o sensin

Arkandan gelme zorunluluğu yokken, kapıyı çarpıp çıkmışken. Arkandan gelen insan, seni kendi haline bırakandan daha vazgeçilmezdir daha gerçektir,

O domatesi masada ayırdığını unutmayan ve buna hürmeten seni en kızgın anlarında bile sarıp sarmalayan, gidebileninsadakatinden daha gerçektir.

Ve şems kulağımıza derki hesap yapanların sadece tanıdıkları vardır. Dostları yoktur.

Tanıdık olmak tanışık olmak bide hakikaten tanımak vardır.

Ben birilerinin ince hesaplarına uymadım yine.