Sayfalarım

Bu Blogda Ara

10 Eylül 2014 Çarşamba

Dedem ve Ölüm


Daha çok vakit geçirmiş olmakla, daha uzak olmak arasındaki acı alışverişi ölüm. Herkesin bir anda en çocuk haline, en saf haline geçişi ve bir daha dünyaya gelmek istemeyişi. Hepimizin elinde kendi inancımıza uygun cümleleri var. Siyah gözlüklerimiz, siyah eşarplarımız ve acıyı saklamak için Bugün dünden daha sıcak değil mi ye benzeyen cümlelerimiz var. Aslında yüreğim yangın yeri. Gülümsemek bir vicdan azabı. Yokluğun, varlığında bilemediğim kıymetinin boşluğu.

Uzun uzun acı çekmeye vakit yok, daha işe gitmek lazım, nevresimleri katlamak, balkonu yıkamak lazım. Ölümümantıklandırmak lazım. üstünden atlayıp, yine çantana uygun ayakkabıyı seçme zamanı. Yaşamak numarası.

Seni düşünüyorum kafamda boylu boyunca uzanıyorsun. İnsanın güzel hatıralarını senin boynuna asması ne güzel.  Azıcık özlemle sarılmıştım ya sana. Görüşmek üzere, dediğimi bilmiyordum.

Gözlerimle anlaştığım derin adam, seni anlıyorum dediğimde gerçekten anlaşmamız seninleAnlattığın her şeye yürekten inanmam.. .

Yokluğunu tam olarak içime oturtamıyorum. Anlamak için inanmak lazım , tekrar görüşeceğimize olan inancım. Seni bizden daha iyi ağırlayacak ve sevecek olana yolculuğun. Bizi ilk defa var edene geri dönüşümüz. Ve bu yolculuğun ilk taliplisi

Unutuyordum. unutmayaydı meylim. Varlığınla nasıl büyüttüysen yokluğunla olgunlaştırdın ehlileştirdin hepimizi.

Sana rahmet diliyorum.