Sayfalarım

Bu Blogda Ara

17 Haziran 2013 Pazartesi

Lila


Ülkenin hiç bir gerçeğine yakın değilim.
Gerçekle - yalan arasında gidip geldiğimiz günlerden geçiyoruz.
Nerede dursam oyuna gelmem bilmiyorum.
Suçlunun açık adresi tam olarak neresi ?

Çok sıradan birisiyim ben;  bu kadar sıradanlıkla, sizin oyunlarınızı alaşağı edecek kelime bilgisi bende ne gezer,
Fazla sıradanım, 

Annelerin hikmetinden midir bilmem, okunan ilk ölüm haberinde, ölenin annesi oluverir.
Her çocuğun yerine anne kendi çocuğunu iliştirir.
Ben yalnızca bu duygumdan eminim.
Beni okuyup yazmak değil , İçimdeki bu duygu adam ederse eder.

Birbirimizden farklı olanlarla derdimiz olmasın istiyorum.
Birinin saçı sizi kızdırmasın, diğerinin örtüsü, çarşafı ve hatta  peçesi,
Mavi saçı, pembe dövmesi.
Herkes, kimseyi dümdüz yapmasın.
Biri sizin içkinizden geriliyorsa, sen bir diğerinin renkli başörtüsüne kafayı takmışsan
Gergin olan sensindir belki de sorun aslında sensindir.

Taba diye bir renk vardır mesela, haki, yağ yeşili, turkuaz vardır.
Füme vardır, lila.
Mavi, kırmızı azıcık beyaz koyarsan bahar olur, lila huzur verir. Dinlendirir.

Keşke Allah ım keşke gerçekleri bilebilseydik.

Bir tek Sen biliyorsun gerçekleri,
Ve Sen de konuşmak için;

Herkesin susmasını bekliyorsun…



Hiç yorum yok: